Sigorta sektörünün geleceğini, sektörün geleceği genç sigortacılar ile mercek altına aldık. Keyifli okumalar dileriz…

Beraber çalıştığınız veya devralmış olduğunuz aile büyüğünüz ile sizin iş yapma biçiminiz arasındaki en büyük fark nedir? Tecrübeden öğrenmiş olduğunuz en büyük meslek sırrı nedir?

Sorusunu sorduğumuz zaman ayırıp bu konu hakkındaki fikir ve düşüncelerini bizler ile paylaşan 2. nesil genç sigortacılara teşekkür ederiz. Daha sonraki sorularımız için ulaşamadığımız genç sigortacıları da aramızda görmek isteriz… 

Zamanla ailenin etkisi ile, eğitim hayatı da o yöne doğru kayar ve hazır kurulu iş düzeni var mantığı ile çoğu genç zaten gelecekte gördüğü meslek olan sigortacılığı aileden devralmaya başlamaktadır.

…çekirdekten yetişme dediğimiz tabirle yıllardır işin içinde olmanın verdiği özgüven ve çağa uyumlu olan genç iş insanının işleri kendi tarzıyla..

Tüm bu anlatılanlarla beraber aile işini devralan yeni nesil sigortacılardan biri olarak, işi devraldığımız aile büyüğümüz babamız ile aramızdaki en büyük fark benim açımdan iş yapma ve işleri yürütme tarzının farklılığıdır.

Özlem Karataş’ın görüşlerinin devamı için lütfen tıklayınız……

Bugün tüm sektörlerde olduğu gibi kendi sektörümüzde de X kuşağından Y kuşağına bir bayrak devri gerçekleşmektedir.

Y Kuşağını, iş hayatındaki diğer kuşaklardan ayıran en büyük farkı iş yapış modellerindeki değişimidir. . Artık ‘’patron’’ ve ‘’yönetici’’ kavramları ortadan kalkar vaziyete geldi. Bugün sigorta şirketlerinde bu değişimi net bir şekilde görebilmekteyiz. Yönetici odaları yerini kollektif çalışma alanlarına bırakmış durumda. 

Bugün sigorta sektöründe acente kanalındaki en büyük sorun nedir diye sorulduğunda, cevap tartışmasız ‘’teknik personel’’ olacaktır.

Bugün sektörde yaşadığımız ve yaşayacağımız sorunların birçoğu öncesinden yaşanmış ve bu yaşananlardan alınan deneyimin biz gençlere aktarılması hem bizler hem sektörümüz adına olumlu yansıyacaktır.

Benim tecrübeden öğrenmiş olduğum en büyük meslek sırrı, yaptığın işe olan saygı ve sevgidir. 

Mertcan Öneç’in görüşlerinin devamı için lütfen tıklayınız…

Çocukluğumdan bu yana okulumdan kalan boş zamanlarda babam ile birlikte işe giderdim. Sigortacılık mesleğine başladığı zamanlar ilkokul öğrencisiydim. 

Geleneksel iş yapma alışkanlığı, internet çağından önceki insanlar arasında oldukça yaygın. 

Babam insanlar ile birebir temas ve pazarlama usulü ile iş yapmayı benimsemiş birisi daha önceleri pazarlama mesleğini icra ettiğinden dolayı şu an müşteri ile iletişimde ve tanıtım yaparken işini yapmanın yanı sıra keyif alıyor. 

Ben ise müşteriler ile birebir temas konusunda tamamen aynı fikirde olamıyorum.

Son olarak söylemek istediğim, özelikle benim gibi aileden gelen bir iş yönetimi söz konusu ise hâlihazırda kurulu bir düzenin ve sağlam atılmış bir temelin üstüne yeni işler eklemek… 

Halef Bilal Horoz’un görüşlerinin devamı için lütfen tıklayınız…

‘’Geçmişini bilmeyen geleceğe yön veremez’’

Geriye dönüp baktığımız da son 30 sene içerisinde sigorta sektörü çok hızlı bir değişim içerisine girdi.

Geleceğin sigortacıları olarak geçmişin sorunları, geçmişin çözümleri, geçmişin iyi ve kötü yanlarını yani geçmişi iyi bilip hem güncele hem de geleceğe ayak uydurarak geleceğe yön vermemiz gerektiği düşüncesi içerisindeyim.

Güncel iş modellerine baktığımızda artık ‘’patron’’ kavramının kalktığını görüyoruz, geçmişin değer yargıları günümüz de pek rastlanmıyor. Daha çok konuşmaya ve iletişim kurmaya, fikir özgürlüklerine, birbirine değer veren, dinleyen, kurumdaki herkesin düşüncesini rahatça ifade edebildiği birbirine katma değer yarattığı, yaptığımız işe ve birbirine saygı hususları kuruma olan aidiyet duygusunu oluşturmakta ve arttırmaktadır.

Apoletler ’den ayrılmış bir yapı ve ‘’Unvansız Lider’’ anlayışı ile ilerlemekten mutluluk ve gurur duyuyoruz.

Mert Çağlar’ın görüşlerinin devamı için lütfen tıklayınız…

Geçmiş yıllarda sadece üretim yapılması hedefi var iken içinde bulunduğumuz dönem içerisinde çeşitli ürün kategori satışları, her üründe farklı hedeflerin olması, hasar yönetimi, tahsilat yönetimi gibi birçok satış unsuru ile iç içe yaşamaktayız.

…bu dönemde Oto Kaza branşı talep edilmeyen ürün durumundadır.

Geçmiş dönemlerde 10 personel ile yapılan işlerimiz bugün koşullarında 2 personel ile yapılabilmektedir.

Geçmiş dönem sigortalılar, güven unsurunu çok dikkate alırken; yeni kuşakların bağımlılıkları çok az ve güvenme konusunda sıkıntılar yaşamaktadırlar.

Şirketimizin 40 yıllık deneyimi, tarafımda hasar süreçlerini çok daha hızlı, kolay yönetebilmemizi sağlıyor. 

Sencer Kılıç’ın görüşlerinin devamı için lütfen tıklayınız…