Sigorta Strateji yazarı Dr. Behlül Ersoy kitap incelemelerini paylaşacağı post serisi için ilk paylaşımını yaptı. Keyifli okumalar dileriz…

Bu yazıyı yeni başlatacağım bir post serisinin girizgahı olarak kaleme almıştım. Ne oldu bilmiyorum ama bir anda kendi bağımsızlığını ilan ediverdi. Çaresiz, münferit bir yazı olarak paylaşmak mecburiyeti doğdu.  
👍
Türkiye’nin en büyük sigorta şirketlerinden birinde çalıştığım sırada dikkatimi çekmeye başlayan ve sonrasında üzerine epey düşündüğüm, kanaatimce anonim bir sanatçının veya sanatçıların kafasından çıkan, servis camlarındaki o sanattan bahsedeceğim size.
🚐
 Açıkçası bunun bir resim olduğunu söylemem zor. Çünkü resim sanatında burnunuzun koku sensörlerini harekete geçirecek cümbüşü bulamazsınız. Bu sanat sizi görsel olarak etkilemekle kalmayıp jöle, briyantin, wax gibi kimyasalların yağlı saçlardan gelen farklı salgılarla izdivacı sonucu burnunuzun direğini kırmayı da başarıyor.
💪 
Ne sanat Yarabbi! İçeriden dışarı baktığınızda sanki Nuri Bilge CEYLAN’nın veya Zeki DEMİRKUBUZ’un filminden bir sahne… 
🎥
Bildiniz mi? Hani şu yorgun başların servis camlarında bıraktığı şu şaheser izler… 
 🎨
Üstelik kollektif bir çalışma! Ekmek parası derdindeki servis şoförü sizi şirketin kapısına yuvarladıktan sonra boy boy okul çocuklarına yetişir. Böylece küçüğü büğüyü, kıvırcığı saçı dalgalısı, kim varsa izini bırakır servis camından bozma bu tuvale. Eğer siz de bu servislerin birine bindiyseniz, bu anonim sanatçıların neden bu kadar yaratıcı olduklarını anlayıverirsiniz hemen. Çoğu servis yetişkin bir bireye göre değil, muhtemel ilkokul öğrencilerine göre dizayn edilmiştir. İlk bakışta bir art niyetle servis sahibinin çok para kazanmak istediğini aklınıza getirebilirsiniz. Ama kendinizden utanınız!
🙄
Kan dolaşımınızı etkileyen o daracık ayak mesafesi, iki lobunuzun koltuklara aynı anda temas etmesine müsaade etmez. Kan dolaşımı bozulan sanatçının kafasından çıkan (eskiler inkişaf dermiş) ter ve yağ bu sanatın vazgeçilmez unsuru olur. Tabi her çalışan servisle gitmediği için bu sanatın belli bir sınıfın tekelinde kalması kaçınılmazdır. Örneğin üç harfli CEO ve aynı familyanın üyelerine tahsisli Alaman makam arabalarının ısıtmalı arka koltuklarında bu yaratıcı sanatı ateşleyecek ortamı bulamazsınız.  
🚗
İşte bu güzide sanatçılarımızın bir nebze olsun başlarını servis camlarından kaldırabilmesi için kitap incelemeleri paylaşacağım bir post serisi başlatmayı düşünüyordum. Aslında ilk yazımı da çoktan karalamıştım bile.
✍️
 O da artık haftaya kaldı… Şimdilik kalın sağlıcakla…
👋