Sigorta Acente Dernek Başkanları Kürsüde – Sema Tüfekçiler

Kadın Sigortacılar Derneği ( KASİDER ) Yönetim Kurulu Başkanı Sema Tüfekçiler sektöre dair fikir ve düşüncelerini siz değerli okuyucularımız ile paylaştı.

Sigorta Acente Dernek Başkanları Kürsüde – Sema Tüfekçiler

Yayınlanma Tarihi : 18 Şubat 0202

Türkiye Sigorta Birliği’nin açıklamış olduğu 2021 rakamlarına göre; hayat dışı branşlarda 87.5 milyar lira, hayat sigortalarında 17.7 milyar lira olmak üzere toplam 105.3 milyar liralık prim üretimi gerçekleştirildi. Toplam üretimin 52.2 milyar lirası acenteler tarafından üretildi. Acentelerin hayat dışı sigortalardaki üretimi 50.2 milyar lira, hayat sigortalarındaki üretimi ise 1.9 milyar lira oldu. Acentelerin 2021 yılında sigorta pazarındaki payı hayat dışı sigortalarda %57,4, hayat sigortalarında %11,2 ve toplamda %49,6 oldu.

2020 yılında ise; hayat dışı sigortalarda toplam üretimin %57,3’ünü, hayat sigortaları üretiminin %9,3’ünü ve toplam üretimin de %48,9’unu acenteler gerçekleştirmiştir. 2019 yılına bakıldığında ise hayat dışı sigortalarda toplam üretimin %60,2’sini, hayat sigortalarındaki üretimin %9’unu acenteler gerçekleştirmiş ve böylece 2019 yılında toplam sigorta pazarında acentelerin payı %51,8 olarak gerçekleşmiştir.

Sağlık sigortalarında acentelerin payı son üç yılda %50’lerin üzerinde gerçekleşmiştir.

Kasko sigortasında acentelerin payı %80’lerdedir. 2021’de kasko üretiminin %82,3’ünü acenteler gerçekleştirmiştir. Son üç yılda da üretimin %80’i acenteler tarafından gerçekleştiriliyor, bu pazarda acenteler açık ara öndedirler.

Sektörün lokomotif branşı olan trafik sigortalarında ise acentelerin payı %70’lerdedir. 2021 yılında trafik üretiminin %75,8’ini acenteler gerçekleştirmiştir.
Ama sorun bu rakamlarda değil, sadece bu paylara bakarak bir değerlendirme yapmak bir sorun, zira gerçek resmi 360 derece görebilmek için bir sürü başka etkeni de aynı anda dikkate almak gerekiyor;

  • Acente sahiplerinin yapısı son 10 yılda nasıl değişti? Babadan, anneden çocuklara devredilen portföy sahipleri acentelik mesleğine nasıl bakıyor?
  • Tüketicinin sigorta alım iştahı ne yönde değişti?
  • Risk algısı değişimiyle birlikte son 10 yılda hangi yeni riskler hayatımıza katıldı? Dağıtım kanallarımız bu risklerin hangisine ait sigorta türlerinde yeterli bilgiye ve satış kabiliyetine sahiptir?
  • Yine bu yıllarda acentelikten brokerliğe geçişteki sayılar nelerdir?
  • Değişen ürün ihtiyacı hangi branşlarda yoğunlaşmıştır? Zira rakamlara bakıldığında acente payının ağırlıklı olarak kasko, trafik, konut ve bireysel sağlık sigortalarında olduğu görülüyor.

Değişim ve bu değişime adaptasyon, çağımızın en önemli ayakta kalabilme yeteneğidir.

Diğer yandan teknoloji son 50 yılda gördüğü değişimi, 10 yıl içerisinde yaşamıştır.

Web 1.0 olarak bildiğimiz internet ağı 1980‘lerin sonunda ortaya çıktı ve göreceli olarak daha az katılımcıya sahipti. Burada insanlar internette sadece gözlemci olarak yer alıyor, katkı sağlayamıyordu.

20 yılı aşkın bir süredir, etkileşimli internet olarak tanımlanan Web 2.0 kullanılıyor. Web 2.0 ile Google, Facebook, Twitter, YouTube gibi siteler hayatımıza girdi. Yani insanlar sınırlı da olsa internete katkı ve katılım sağlamaya başladı.

Web 3.0 ise büyük oranda makine öğrenmesi ve yapay zekâ üzerine dayanan yeni nesil bir internet teknolojisi ile karşı karşıyayız. Bu teknoloji ile kullanıcıların isteklerine göre paylaşım sunma, eleme gerçekleştirme, kesin olarak görülmek istenen gönderileri ve diğer şeyleri belirleme üzerine analizler yapabilmek mümkün hale gelecektir.

2022’de yapay zekâ, insanlığın şimdiye kadar geliştirdiği en dönüştürücü teknoloji olma yolunda devam edecektir. Daha fazla günlük eşya yapay zekâ ile entegre edilecektir.

Makinelere karar verme yeteneği kazandıran ve dolayısıyla karar vermenin insanlar tarafından şimdiye kadar olduğundan çok daha hızlı ve doğru bir şekilde gerçekleşmesini sağlayan etki artacaktır.

Şimdi kendimize bir soralım, dünyada bu kadar fazla değişim dönüşüm olurken bizim sektörümüzdeki oyuncuların ve mesleklerin aynı kalma ihtimali var mıdır veya annemizin & babamızın iş yapma biçimlerini bugün devam ettirebilmemiz mümkün müdür?

Yoğun operasyon altyapısına dayanan sektörümüzde, insanlar hala bu rutin işleri yapmaya devam edecekler midir veya nasıl dönüşeceklerdir?

Bu sebeple sadece rakamlara sayılara takılı kalıp dünle bugünü hatta yarını rakamlar üzerinden kıyaslamak bana göre çok yanlıştır.

Acentelerimizin elbette önemi ve tüketiciye ulaşmadaki katma değeri tartışmasız çok büyüktür ancak günün değişen koşullarını çok yakın takip ederek bu mesleği de yarınlara adapte etmek bana göre şu andaki en büyük problemdir ve bunun çözülmesi için hep birlikte bu konuya odaklanılmalıdır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir